Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon
Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fatma
Gümüşer, Dünya Hepatit Günü dolayısıyla viral hepatitler ve korunma yolları
hakkında bilgilendirmede bulundu.
Ciddi bir halk sağlığı problemi olarak dünyada önemini korumakta olan viral
hepatitlere dikkat çekmek ve farkındalığı artırmak amacı ile her yıl 28 Temmuz
“Dünya Hepatit Günü” olarak belirlenmiştir.
Doç. Dr. Fatma Gümüşer, 28 Temmuz Dünya Hepatit Gününe ilişkin açıklamasında
şu ifadelere yer verdi: “Hepatit A, B, C, D, E ve G virüslerinin karaciğerde yaptığı
iltihaplanma viral hepatit olarak adlandırılır. Hepatit A ve E virüsleri kişiye, hepatit A
veya E enfeksiyonu geçirmekte olan kişiden doğrudan ya da virüs ile kirlenmiş
yiyecek veya suların alınması ile bulaşır. Hepatit B-D, C ve G ise hepatitli kişinin
kanının mukoza ya da sağlamlığı bozulmuş cilde teması, sterilize edilmemiş manikür-
pedikür aletleri, dövme yapımı, cinsel ilişki, ortak tırnak makası, jilet kullanımı ve
damar içi ilaç bağımlılarında ortak enjektör kullanımı ile bulaşır. Viral Hepatitler akut
veya kronik seyirli olabilir. Akut Hepatitlerde virüse özgü bir klinik bulgu yoktur. Belirti
ve bulgular ortaktır. Öncelikle halsizlik, kolay yorulma, kas ağrısı, bulantı, kusma,
sigara içenlerde sigaraya karşı isteksizlik hali olur. Hafif bir ateş, dışkı renginde
açılma, idrar renginde koyulaşma görülebilir. Bu bulguların ardından sarılık dönemi
başlar. Kaşıntı, karın ağrısı, karında hassasiyet, ciltte ve göz aklarında sarılık görülür.
2-12 hafta içinde iyileşme görülür. Ancak hepatit B-D ve C virüslerinde kronikleşme
olabilir.” diye konuştu.
Doç. Dr. Fatma Gümüşer, sözlerini şöyle tamamladı:
“Hepatit B, D ve C enfeksiyonunun kronikleşmesi halinde kullanılabilecek birçok
tedavi seçeneği mevcuttur. B ve C’de tedavi ile virüsü vücuttan tamamen temizlemek
mümkün değildir. Ancak üreme hızının ilaçlarla baskılanması sayesinde vücuda,
özellikle de karaciğere uzun vadede verebileceği hasar önlenmiş, hasta karaciğer
kanseri ve siroz riskinden korunmuş olur. Hepatit C tedavisinde ise B’ye göre tedavi
süresi daha kısa ve sınırlıdır. Burada da yine virüsü tamamen yok etmek mümkün
değildir. Ancak kısa süreli etkin tedavi ile tedavi sonlandırıldıktan sonra bile virüs
üreme hızı durdurularak vücuda ve karaciğere vereceği hasar engellenmiş olur.
Hepatit A ve E enfeksiyonlarından korunmada en önemli yol sanitasyon iken Hepatit
B enfeksiyonu için aşılanmalıdır.”